Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mürebbilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
- Alternatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçenek, Şık
- Yavru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çocuk, Evlat, Döl, Küçük
- Dolgunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol
- Azınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekalliyet, Azlık, Ekalliyet
- Bayağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adilik, Alçaklık
- Abanozlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak, Sertleşmek
- Odalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah, Cariye
- Yeltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
- Yoğun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
- Basit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
- Uyanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Depreşmek
- Bulunmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymetli, Nadir
- Süreyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Yan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz
- Vasıtacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
- Abdomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın
- Polo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevgen
- Dikmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Ekmek
- İthalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
- Yüngül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Üstünkörü
- Sözcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekil
- Ürüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasılat
- Detay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Tafsilat, Teferruat
- Delecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Deşikaçan
- Fitnekârlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- Dostça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet
- Kır Sakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Geliştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Sevinçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesut, Neşeli, Şen
- Karşılaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas
- Müderris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen, Profesör
- Sözleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Kontrat, Mukavele, Akit, Bağıt
- Tokatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalaklamak
- Kütük Demir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütük
- Tabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sal
- Katarsis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma
- Bacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Hemşire, Kız Kardeş, Simil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü