Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müfessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorumcu, Açıklamacı, Tefsirci
- Doğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek
- Maruza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ
- Kutsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdis
- Tebriye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Güvenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Emniyet, Emniyyet, Tehlikesizlik
- Dokunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Oranlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı
- Duyuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiriş, İlan, Anons
- Artırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf, Tutum, İktisat
- Mürgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
- Eksiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Harika, İyi, Kâmil, Komple, Mükemmel, Tam, Tamam, Tamamlamak, Temiz, Tüm
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Sepetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Sililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İffet
- Bicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Sıfatfiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Bad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgâr
- Daraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenk
- Kurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canavar, Kurnaz
- Karşılaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Tezayüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Kökleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek, Oturmak
- Tıngır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Para, Parasız, Züğürt
- Güçlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Hücum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle, Saldırı, Taarruz, Saldırma
- Tıkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Katı, Muhkem, Sıkı, Tıknaz, Dolgun, Şişkin, Kalın, Yağlı, Yoğun
- Çirozluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık
- Anarşist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacı
- Lâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Taptaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıcır Gıcır
- Tahayyül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşleme, İmgeleme, Hayal Etme, Kılıklama
- Folklor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkbilimi
- Tarihçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
- Gelişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Tekâmül
- Bilakis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok
- Müreffeh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönençli, Genll, Rahat
- Kâğıt Torba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kese Kâğıdı
- Kazıklı Humma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetanos
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü