Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muzlim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Karanlık
- İki Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
- Bando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka, Takım, Topluluk
- Tasfiye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Fevkalade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
- İlk Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
- Kitabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt
- Defansif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunmalı
- Kriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım
- Hatırı Sayılır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok
- Doğa Ötesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metafizik
- İyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
- Uşak Saldırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj
- Test kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deney, Sınav, Sınama, Araştırma
- Diyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye
- Gücün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Zorla
- Çeltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yardımcı
- Kimse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sima, Şahıs, Nefer
- Topuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amut
- Valide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Pisboğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur
- Büyükelçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
- Mevlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Son kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Pedagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
- Ebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Boyutlar, Mikyas, Ölçü
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Öteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici
- Lahzada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Tekessür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Tükenmez Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
- Hissetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyumsamak, Sezinlemek, Anlamak, Duymak, Paykamak, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Teşyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Tantana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Parıltı, Tezahürat, Tören
- Geveze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Boşboğaz, Çaçaron, Lafazan, Zevzek, Çenesi Düşük
- Vasat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara
- Kasıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikbaş, Gurur, Kurum, Tekebbürlü
- Bacarıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf
- Endüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümevarım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü