Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Musahhih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
- Uyanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Açık, Açıkgöz, Agâh, Ayık, Kurnaz, Tetik
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- İtelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtmek
- Örtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Basmak, Bürümek, Çekmek, Gizlemek, Kapamak, Kaplamak, Saklamak, Sarmak
- Lığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alüvyon
- Köhne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimiş, Çağ Dışı, Kart, Püskü, Bakımsız
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Parçalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
- Ilıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıtmak
- Açılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtılmak, Ferahlamak, Bollaşmak, Delinmek, Anlamak, Çatlama
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Küflenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küf Atmak
- Duyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- İcap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
- Ortaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat-fiil
- Etkin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Şartname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşul Belgesi
- Garip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- Mefruşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşemelik
- Sugötürmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Mensubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik, Üyelik, İlinti, Çatkınlık, Yakınlık
- İtfaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söndürümlük, Yangın Söndürme Örgütü
- Hasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz
- Yumuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tombul
- Mostre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırfak
- Mızraklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargılama
- İkmale Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borcu Olmak, Payize Kalmak
- Düyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlar
- Urgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement, Halat
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Kayın Valide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana
- Riyaziye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlembilim
- Bütünlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Tenzilatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirimli
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Müptelalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptila
- Düşünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Demek, Kaygılanmak, Kurmak, Muhakeme Etmek, Paykamak, Tasarlamak, Tasalanmak
- Yılgınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü