Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muhip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seven, Dost
- Apotr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Ponpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
- Tedirgin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Sarmak, Yemek
- Tedirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzursuz, Bezmiş, Narahat, Rahatsız, Erinçsiz
- Takdirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdir
- Adese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
- Gerçekleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Tutmak, Tahakkuk Etmek
- Yarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Sik, Çük, Pipi, Bülük
- Uylaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uzlaşmak
- Moskof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Sünk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemik
- Potpuri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaca
- Bordro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel, Siyahe
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Tecziye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezalandırmak
- Niyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Maksat, Nabız, Tasavvur, Amaç, Tasar, Kurma, Yasanlama, Yasan
- Boyun Bağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat
- Sutaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Dudak Boyası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruj
- Temsilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
- Bani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan
- Yaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Dayak Olmak, Söykemek
- Akustik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanım, Yankılanış, Yankıbilim
- Mütekasil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç
- Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Kır
- Yaraşmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Ölümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani
- Yaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islaklık
- Dargın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün; Soğuk, İlgisiz
- Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Dar, Katı, Sert, Tıkız, Yoğun, Zorlayıcı
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Depo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar
- Tahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahşap, Kara Tahta
- Devrolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Evlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Şekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel
- Kalbi Kırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Gaile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük
- Yaltaklık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Niyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü