Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muarefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
- Kâgir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina
- Kaçırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
- Aradan Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Gevşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Hoşlanmak, Sakinleşmek, Sevmek, Tavsamak, Yatışmak, Yumuşamak
- Fısırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Dikbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Kıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Bayır, Çevre, Kenar, Kıyı, Tepe, Uç
- Haberleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
- Tebessüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümseme, Gülücük
- Öfkelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Asabileşmek, Gayzlanmak, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Kızmak, Kudurmak, Sinirlenmek
- Tacizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirginlik
- Kavlükarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Sözleşme
- Pedagoji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
- Sevimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Can, Maskara, Munis, Şad, Şirin, Yavuklu, Sempatik
- Yaygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
- Sakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
- Toplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon
- Ülfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
- Narkotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşturucu
- Katilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Mahvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Heba Etmek, Kavurmak, Yakmak, Yemek, Yok Etmek, Tozmak
- Dilsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lal, Tat
- Kollayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız
- Söyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam
- Ayazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak, Donmak, Üşümek
- Pınar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba
- Direngen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı, Anut, Muannit
- Kıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Kesat
- İştial Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Parlamak
- Erkincilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç
- Tertip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzenleme, Sıralama, Koldaş, Dizgi, Hile, Komplo, Düzene Koyma, Hazırlama
- Serkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutan, Başkaldıran
- Korsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Haydutu
- Tecemmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Tokatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Taşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
- Okutman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muallim
- Lafazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Zevzek, Çaçaron
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü