Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mezuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
- Hamletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yormak
- Talihsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
- Belgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokümanter, Senetli
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- İnkıbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabız, Keder, Sıkıntı
- Kalay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
- Lâtife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Şaka
- Uygunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
- Beş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
- Taammüden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
- Avaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara
- Dostça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet
- Alışkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdet
- Bağlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bent, Demet, Deste, Kelep
- Elan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
- Kol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak
- Mahsusen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Tembihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
- Göstermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Benzemek, Çıkarmak, İşaret Etmek, Tayin Etmek
- Bulaşıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Yolukucu, Sari
- Taksim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
- Kronoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürevbilim
- Tınaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığın
- Sahtecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
- Allık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al
- Öğle Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
- Yedmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Yedeğinde Götürmek
- Tortu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Çökel
- Ödeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfa, Tediye
- Hacer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- İfrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Uygulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik Etmek, Vurmak, Yapmak
- Mukayeseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmalı
- Arzulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek Duymak, Özlemek, İstemek
- Raks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dans; Salınım
- Jeotermal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Hatırı Sayılır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü