Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mesnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Dayanak, İstinat, Makam, Mevki, Orun
- Kanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmak
- Masat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileği
- Medar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönence, Dayanak, Yardımcı
- Seviyesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysizlik
- Kalem Açacağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalemtıraş
- Sürüklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapılmak
- Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzu
- İncelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik Etmek, Tekşirmek, Araştırmak, Bakmak, Eşmek, Gözlemek, İzlemek, Karıştırmak, Kaşımak
- Sivilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızanak
- Özerk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom
- İtişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
- Geçimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nafaka
- Sembolizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simgecilik
- Yanıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek
- Takılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
- İşve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, Naz, Kırıtma
- Baylanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
- Az Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ramak Kalmak
- Beş On kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Korumacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
- Hasımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Yağılık
- Cenah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı
- Zahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muttaki
- Aguş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Kedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Pisik, Pişik
- İlerlemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müterakki
- Galsame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solungaç
- Velayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velilik, Yetke, Otorite
- Rafadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alakok
- Oynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak
- Yaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Kırmak, Vurmak
- Yüzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplamak
- Sadme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Sarsıntı, Tokuşma, Vurma
- Boğunuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Kapalı
- Yalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki
- Ortalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Meydan, Piyasa
- Kültür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Ekin, İrfan, Medeniyet, Tarım, Ekinç, Hars
- Tanımama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Uyarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberdarlık, İhtar, İkaz, Tembih, Uyarma
- Astronomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökbilim, Gök Bilimi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü