Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti
- Hasebiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayısıyla, Ötürü, Den Ötürü
- Ulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Ege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Geçmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müruriye
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Kabul Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak
- Nazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
- Islah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, İyileştirme, Yeğleme
- Arazi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
- Sürdürümcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abone
- Yazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayfiye
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- Büyük Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Baba, Dede
- Savsaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
- Kıyamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet
- Güçlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorluk, Engel, Meşakkat, Müşkül, Müşkülat, Pürüz, Sarp, Zahmet, Zor
- Sınırlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Dipçik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kundak
- Bet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
- Tartışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa
- Islak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Nemli, Yaş
- Müstahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
- Vahametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahim
- Öğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Yetişmek
- Dürülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak, Sarılmak, Toplanmak
- Bakmayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen
- Biçimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Kentsoylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burjuva
- Tamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
- Mızraksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargısız
- İlçebay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
- Tabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
- Göğüslük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Kep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Malarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma
- Burulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Dönmek, Gücenmek
- İfratçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfrit
- Tahammül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Gelmek, Götürmek, Kaldırmak, Katlanmak
- Cazibedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü