Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Merubat ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Ahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Antlaşma, Yemin, Devir, Zaman, Söz Verme
- Kıymet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kadir, Not, Paha
- Sınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Eleştiri, Prova, Tecrübe
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- Kargımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenmek, Lanet Etmek, Lanetlemek
- Mahfaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Mücre, Sandıkça, Kavza, Kap
- Silsile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
- Onkoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urbilim
- Bir Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım
- Atıfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
- Hatırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Birebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Gündüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Katnav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrüsefer, Trafik
- Bilgili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malumatlı, Malumattar, Malumat Sahibi, Haberli, Agâh, Haberdar, Uyanık
- Terfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Erkânıharp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurmay
- Bani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan
- Arıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur
- Kadife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhmel
- Kuzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız
- Garp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Günindi
- Daye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Lala
- Sayha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Bağırış
- İhtiva Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, Kapsamak
- Tadımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni
- Tavzih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Başına Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Özgür
- Vasıflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
- Neve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torun
- Batış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Hamakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Yönetmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür, Direktör, Rejisör
- Ağırbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Vakur, Ağır, Gösterişli, Kâmil, Paşa, Temkinli, Veznin
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- İmam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Molla, Önder
- Abitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahitlik
- Çor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Dert; Sığır Vebası
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü