Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mersiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Sagu
- Yuvarlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değirmi, Tombul, Toparlak, Tekerlek, Müdevver, Küre
- Şans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek
- Tatbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
- Konuşmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Abes Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Kazaen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazara
- Tenevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Soğutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
- Abitleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşmek
- Yerleşmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Avlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalanmak, Avcılık Etmek
- Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
- Öfkelendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Saplantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikrisabit, Sabit Fikir, İdefiks
- Esrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizemli, Esrarengiz
- Tetkik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme
- Hışımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sinirli
- Sâri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Ramazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oruç Ayı
- Riyaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkanlık
- Göynük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Efkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikirler, Tasa, Kaygı, Düşünceler
- Sersemleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptallaşmak
- Uzantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatılmış
- Şaşkaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşı, Şaşkın
- Taş Pamuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Asbest
- Ilıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutedil
- Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
- Ululuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heybet
- Lazımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
- Hanımanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana
- Yedek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
- Stoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
- Ufuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
- İdam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak
- Sağlamlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Perçinlemek
- Alacalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
- Faizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Dokunaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlü, Üzücü, Etkili, Acı, Acıklı, Ağır, Hazin, Müessir, Tesirli, Yanık
- Güzaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü