Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mebde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Başlangıç, İlke, Kaynak, Kök
- Müstemlekecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar
- Hatırlamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unutmak
- Öbür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Özge
- Südremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek
- Tasın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin
- Küşayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Giderek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Tedricen, Yavaş Yavaş
- Cascavlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
- Teknik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Yordam, Yöntem, Uygulayım
- Andropoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş Dönümü
- Heves Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatmak, Yeltenmek
- İsyankar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Sahiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Müdebbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli
- Tüysüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
- Plansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
- Peştamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futa
- Numan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Köpek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İt
- Nohut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye
- Müsabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarışma, Yarış
- Depar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Sokur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
- İfşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
- Kantarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
- Kara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, İftira, Kötü, Leke, Siyah, Toprak
- Remil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fal, Kum Falı
- Müft kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
- Kuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
- Şehadetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma
- Basit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
- Adabımuaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü Kuralları
- Star kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız, Ünlü, Meşhur
- Esrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
- Malulen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
- Kabak Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Dazlak
- Fotosel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkgözü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü