Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, Geri, Öten, Ötmüş
- Boş Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Tesit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Olgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
- Hinoğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz
- Baytar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
- Yıldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş
- Feveran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek
- Yağmacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Başağrısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Müteyakkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Konsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri Görevlisi, Elçi, Şehbender
- Yaprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varak
- Pist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydanca
- Çökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
- İbibik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çavuşkuşu, Hüthüt
- Hipotez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Faraziye
- İşgal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Oyalama; Tutma, Kaplama, Eli Altına Alma
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Saklanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
- Şampiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böke
- Bir Kez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir
- Sızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
- Islak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Nemli, Yaş
- Feylesof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Düşünür
- Sağlığını Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Kezzap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
- Yıkanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimmek
- Üstenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Nefeslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üflemek
- Tapıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Gereksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
- Koloniyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgeci
- Kalımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani, Ölümlü
- Öğrenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
- Gündüz Gösterimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- Faiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ürem, Getiri
- Efendilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
- Sevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü