Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Materyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
- Aymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Uyku
- Köşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner
- Stepne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek Teker
- Serdengeçti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fedai
- Çatışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişik, Mütenakız
- Sınıflama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
- Toka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmalık; El Sıkışma
- Nezarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimlik, Nezaret
- Sarnıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı, Kagir Saklak, Su Deposu
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Zorlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetli, Güçlü, Dayanıklı, Kızgın, Kuvvetli, Yeğin
- Cüretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
- Avarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Kusurlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksirat
- Avunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
- Natura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Göğüslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Katlanmak, Karşı Durmak
- Beyhude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
- Mücadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Neşet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğmak
- Mutat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışılmış, Alışılan, Her Zamanki
- Mülaki Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Kavuşmak
- Lezzet Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
- Şıltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Veriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Bertaraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Hadisesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
- İkmale Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borcu Olmak, Payize Kalmak
- Terakki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek
- Meze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
- Trampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş Tokuş
- Hülasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç, Sonuçta, Öz, Hasılı, Özet
- Kaynamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fokurdamak, Artmak, Coşmak, Çoğalmak, İyileşmek, Yoğunlaşmak
- Şirinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimlilik, Tatlılık
- Kaptan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efe
- Satkınlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Önerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
- Kalıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
- Form kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Şekil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü