Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Malumat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
- Müzekker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eril
- Uyduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
- Cinsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
- Âdemoğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanoğlu, Kişioğlu, İnsan
- Müsadif Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak
- Değinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
- Matem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yas
- Sıvındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyi Etmek
- Klasikleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşme
- Resesyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
- Sıcaklıkölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Termometre
- Veciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlü, Aydın, Kıssa
- Devasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
- İtidalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı
- Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
- Şahsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendi, Bizzat
- Utkulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
- Ski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayak
- Platform kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Düzlem, Seki, Düzlük, Temel, Ortam, Yükselti
- Semer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palan, Arkalık, Arkalıç, Yukaç
- Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- İbaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşan, Meydana Gelen, Oluşmuş
- Danışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat, İstişare, Müzakere, Müşavere, Konuşma
- Çalışkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet
- Kat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
- Avanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alık, Aptal, Enayi
- Atıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı, Yalancı, Palavracı
- Hazfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Gidermek, Kaldırmak, Silmek
- Sevim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi
- Müstahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
- Hakiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçeksel, Sahici
- Gösterişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin
- Behişt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
- Firkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılış, Ayrılık
- Papaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peder
- Kaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay
- Filan Falan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Üren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil
- Hayırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız, Yararsız, Asi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü