Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Makine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba, Kılga, Otomobil
- Alaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Vesikalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeli, Ersek
- Biber Dolması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolma
- Boş Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Kavuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
- Üzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
- Sakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Cazip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
- Bende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle
- Bakımevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
- Pıçapıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiskos
- Nesep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Asıl, Kök
- Yatırım Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maya Koymak
- Kuldur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Opsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçenek
- Olamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız, Gayri Mümkün
- Belgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokümanter, Senetli
- Mebzuliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Tecil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme
- Sirayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dağılmak, Geçmek
- Sersemleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptallaşmak
- Kuvvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
- Yepyeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görülmemiş
- Öndelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
- Kayıtsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldırmaz, Umursamaz, İlişiksiz, Lakayıt, Tasasız
- Tıpkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Cemil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel
- Düşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakuli
- Caiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde, Gerekli, Yerinde Sayılan, Yakışık Alan
- Haşarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Şakrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
- Görü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Naçiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Vasati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
- Mazarrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü