Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mahzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı Deposu
- Farfara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
- Ten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Deri, Et, Vücut
- Göz Kırpımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahza
- Bekleyivermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
- Üstenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit
- Kargışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain
- Kuduz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak
- Nine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babaanne, Büyük Anne, Büyükanne, Ebe, Nene
- Sindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Hazmetmek, Sındırmak
- Afra Tafra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Çalımla, Fiyakayla, Gösterişle
- Bilisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Irgat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rençber, Rençper
- Mesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü
- Kasaphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
- Hiçlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Spekülatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgusal, Vurgunsal
- Ufacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minicik, Küçücük
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- Kolpo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere
- Salı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seşembe, Çarşamba Akşamı
- Lezzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tat, Tadım, Haz, Tat, Zevk
- Kapitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermayedar
- Pideci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı
- Cinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Boylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endamlı, Uzun Boylu, Boylu Boslu
- Halen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde
- Menfur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Tiksindirici, Alçakça
- Şayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğer
- Edabazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka
- Koltuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
- Cefa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Dikit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Stalagmit
- Gayda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Teşrifat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protokol
- İstihbarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberler, Haber Alma
- El Uzluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maharet
- Yardımsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever
- Mahdutlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
- Ödence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazminat, Fariza, Vecibe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü