Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lisans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Tahsil
- Yatısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehari
- Sos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salça
- Bunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
- Mümeyyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman
- Aleyhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt
- Payizde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Sıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Efendilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
- İkna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnandırma, Kandırma, Kanış Verme
- Müstahkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihkamlı, Berkem
- Sohbet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Olur, Peki
- Cidden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Hasta Bakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi
- Ayaktopu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futbol
Doğrusu Ayak Topu Şeklinde Yazılır.
- Not kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
- Derakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
- Kıpır Kıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat
- Konsulto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsültasyon
- Kontrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
- Bıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanmış, Bezmiş, Yanık
- Yüzünden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle
- Hırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Budala, Sersem
- Yargılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Longplay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
- Dopdolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıncahınç
- Bunun İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binaenaleyh
- Hamule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Absürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
- Resmiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesafe
- Ayaklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Kalkışma, Başkaldırı
- Uz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Güzel, İyi, Mahir, Yarar, Uygun, İşe Yatkın, Düzgün, Açık, Fasih
- Ayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek
- Çetir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Sıkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Yelken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli
- Çalapaça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
- Darlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü