Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Çeyrek Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- Regülâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzük, Yönetmelik
- Septik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Toplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
- Telin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanet okuma, Lanetleme, Kargıma, Kargış, İlenme
- Başyapıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaheser
- Hilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
- Örfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törece
- Taşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
- Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem
- Cebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Yedinci Sanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
- Ezgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin
- Dakika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı An, Zaman
- Fetiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Yosma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
- Mamaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla
- Alplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
- Neşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Saçma, Yayma, Yayım
- Tekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Teklik
- Lerzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titrek
- Kisve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık
- Hizmetkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşaklık
- Coşkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Ateşli, Heyecanlı
- Zorla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Zoraki
- Ucuzlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirim, Tenzilat
- Oysaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâlbuki, Meğer, Oysa
- Koltuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Makam, Sandalye
- Yanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanma, Şikayet, İlenme, Beddua; Tekrar
- El Kandalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelepçe
- Bankiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Buzulu, Buzla, Aysfilt
- Seyretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
- Vesait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Vurgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Muhtekirlik, Müptela, Soygun, Spekülasyon, İhtikar, İnme
- Edep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adap, İncelik, Terbiye, Erdem
- Türlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Çeşitli, Kabil, Muhtelif, Tür
- İstismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü