Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lambacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ampul
- Duygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, İhtisas, Kalp, Ruh
- Dinlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat, Tatil
- Fazlalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk
- Zıvanasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Kargış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Telin, Lanet
- Layiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Tasarı
- Karakterize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelemek
- Müştak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türev
- Fıkıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Verilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Feda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözden Çıkarmak, Harcamak, Kıymak, Satmak
- Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz
- Komite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
- Fışkırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Arda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
- İnanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklı Yatma, Kanma, Emniyet, İtikat, Kanaat
- Köndelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
- Yürüyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Madik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile
- Ozanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şairane
- Mevta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Değişiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tadil
- Tüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Enayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
- Şirpençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
- Sağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
- Kıyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar, Mükemmel, Zalim
- Karayazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Talih, Kara Baht
- Mutasarrıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
- Ordu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık, Koşun
- Dikey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dik, Şakuli, Vertikal, Amudi
- Ülser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yara
- Eğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
- Adap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
- Avukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklavcı
- Göz Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Atmak
- Koşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz
- İstihfaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek
- İspirto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol, İçki, Etil Alkol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü