Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kıvrantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Toplum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Sosyete, Topluluk
- Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
- Başşehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht
- Gelgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
- Bilmukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık Olarak, Ben de, Size de, Sizlere de
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- İsteksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz
- Pay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hisse, Üleş
- Ağ Tabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Retina
- Palazlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
- Tasrif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimleme, Çekim
- Şakadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- Doldurulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- Ses Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
- Yetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
- Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
- Devingen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Mütearrik
- Bilgisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Hali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
- Kils kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- Köklenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Dostça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet
- Çimke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, İbret
- Nasyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Özel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hususi, Mahsus, Şahsi, Zati
- Konkre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somut
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Dandik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Natura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Germek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
- Cedit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kala
- Stand-By kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Destek, Bekleme
- Mukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
- Münekkit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Tenkitçi
- Adele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kas
Doğrusu Adale şeklinde yazılır.
- Emare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil
- Ağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmak, Düşmek, Yükselmek, Yağmak, Kaymak, Akmak, Havalanmak, İnmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü