Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kımıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
- Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Perestiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek
- Tertiplemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Hazırlamak
- Put kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Haç, Fetiş, Sanem, Tapıncak
- Tavsif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme
- Kusur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
- Kefalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
- Danışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
- Ayrıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Mufassal, Uzun
- Cırık Cındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime
- İptidai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
- Emir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman, İstek, Komut, Talimat
- Doyunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
- Hacer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- Âdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Töre, Görenek, Alışkı
- Telesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Palas Pandıras
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- Farklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik
- Bitkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansızlık, Yorgunluk
- Etnoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunbilim
- Serlevha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Kakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtmek, Vurmak, Batırmak
- Acil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Süratli, İvedili, Hızlı, İvedi, Evgin, Müstacel, Gecikmez, Geciktirilemez, Ertelenemez
- Riayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Mekruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Eğitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
- Kadran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
- Realizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleştirme, Kazanç Satışı
- İnkişaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
- Fırsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
- Kubbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tum
- Saltçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlakiyet
- Konak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menzil, Merhale, Misafir
- Denetmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfettiş
- Törpü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğe
- Yücelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
- Muğber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
- Mercimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasmık
- Dilcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Dil
- Ferdiyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bireyci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü