Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kural kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Nizam
- Otokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
- Portbagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj
- Gayrisafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık
- Talih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
- Kalem Efendisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip
- Plaçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapul
- Musandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük
- Simgeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Kamyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Makinası
- Masraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Harç, Sarfiyat, Harcama, Araç Gereç
- Ziyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- Böcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcek, Kurt
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Oldubitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
- Hala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Teyze
- Kitapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Payansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Büyüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nema
- Afili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- İhata Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Terslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Reddetmek
- Nükteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüktedan
- Halk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
- Bohem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Aldırışsız, Tasasız, Derbeder
- Şek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku
- Yalpalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irgalanmak
- Risalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
- Yem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olta
- Hazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim
- Kürevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toparlak
- Popo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Mortlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Yârenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Muhabbet, Sohbet, Söyleşi, Dostluk, Şakalaşma, Şaka
- Gerelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Perde
- Yelkenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelken
- Solunum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
- İrşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönterme, Uyarma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü