Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kronometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreölçer
- Cevdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Saflık, Kusursuzluk
- Eleştirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi, Eleştiri Yazan, Eleştirmeci
- Kıvılcım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev
- Kerpiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuğla
- Banyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamam, Yıkanma, Çimme, Yunak
- İhtiram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
- Heves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Eğilim, İstek, Keyif, Merak, Şevk
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Abuk Sabuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Subuk
- Faaliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
- Toleranslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Elçekmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
- Öteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
- Büyük Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Baba, Dede
- Sözcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Lügat, Söz
- Çıkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıt, Mahreç; Boğumlanma Noktası
- Eşantiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Bedavalık
- Halûk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlaklı
- Kıskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kama, Takoz
- Maraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
- Bidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Diktatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurgan, Zorba, Tiran
- Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
- Mapushane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Giyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
- Nasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Kesinlikle, Ne, Nice, Ne Gibi, Ne Türlü, Neyle
- Makaslama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesme, Kısaltma
- Revolver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar
- Lağvolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak
- Havyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürü
- Ebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
- Hassa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Özellik
- Filolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
- Buhari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şömine
- Mecnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Çılgın
- Tatlıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hoş, İçten
- Yatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
- Pençeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Beğenmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü