Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kovmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Atmak, Defetmek, Gözetmek, Kovalamak, Savmak, Sepetlemek, Süpürmek
- Deni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak (Kimse)
- Zamane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Dönem
- İbadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma, Ayin, Kült
- Abidik Gubidik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk
- Savaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
- Berbat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
- Yaltaklık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Atmosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğuyuvar, Gazyuvarı, Havayuvarı, Hava
- Peyda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
- Şer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Fena, Kötü
- Sokak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçe
- Donanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Zuhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünme, Ortaya Çıkma, Belirme
- Beklenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- İmla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, Yazım
- Paykamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Bilmek, Düşünmek, Hissetmek, Sezmek, Ukmak
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Asılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Kutlulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Tapu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit
- Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
- Taam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
- Belemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulamak
- Muhtemel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umulur, Beklenir, Olası, İhtimalî, Mümkün
- Taannüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Taalluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, İlgi
- Tanin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
- Erik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
- Rehavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşukluk, Gevşeklik, Ağırlık, Tembellik
- Tornistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersyüz Etme
- Eleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğe, Unsur
- Çöğdürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşemek
- Havlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
- Baştanımazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anarşizm
- Görücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Elçi
- Öz Yönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otojestiyon
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- Pistole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- İnformal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Yaygın
- Alışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü