Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kostak, İnce, Nazik, Zarif, Değerli, Efendi, Seçkin, Soylu, Zengin, Şık, Köklü
- Eleştiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kritik, Sınama, Tenkit, Yargılama
- Kentli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- İade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
- Devirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
- Stand-Up kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözçatarlık
- Güzellik Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
- Nem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
- Rimelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastıklı
- Yöneten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- April kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nisan
- Kıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
- Yarın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Babasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetim
- Tekrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yine, Yeniden, Gene, Bir Daha, Kaytadan, Yineleme
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Abidik Gubidik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk
- Ayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek
- Vasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen
- Çorba Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Kişileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Gül Renkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
- Kestirmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahminî, Yaklaşık
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Kabin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
- Soy Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
- Atfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
- Murakıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
- Kaşalot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala
- Durendiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzgörür
- Güdülenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
- Maharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
- Sıcaklıkölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Termometre
- Hoşgörü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül, Müsamaha, Tolerans, Dözüm
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Mabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- Periyot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Devir, Dönem, Aralık
- Kötülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kesmek, Pislemek, Yamanlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü