Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kesenekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültezim
- Zuhur Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme
- Asi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kaldıran, İsyancı, Azıyan, Dik Başlı, İsyankar, Hayırsız
- Didiklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Apaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Görünür, Çıplak
- Adisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap
- Slayt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Maazallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah Korusun, Allah Esirgesin
- Beniâdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdemoğlu, İnsan, İnsanlar
- Ceren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan
- Eski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
- Manita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Keskinleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilemek
- Eğmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
- Agresif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırçın, Taşkın, Saldırgan
- Hançerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamalamak
- Ant İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin Etmek
- Yola Gitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Çetin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
- Göçebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhacir, Göçer
- Savaşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharip, Cengâver
- Mecra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatak, Akak, Suyolu, Suyolu Atağı
- Süsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susam
- Gücenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
- Müstahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
- Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Dinç, Diri, Faal, Güçlü, Kıvrak, Zinde
- İnhilal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Dağılmak
- Nekbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
- Sardalya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Vurma İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpı İşareti
- Yapmacıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Ağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmak, Düşmek, Yükselmek, Yağmak, Kaymak, Akmak, Havalanmak, İnmek
- Nasihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- İstilacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstevli
- Vesvese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku
- Kroki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Risalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
- Radde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Nokta, Kerte
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü