Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kerevet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir
- Maalesef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Yazık ki, Üzülerek Söylüyorum, Yazık Ki
- Adak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezir
- Maceralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüvenli, Karmaşık
- Çarşamba Akşamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salı
- Süst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Dilekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ariza, İstida, Arzuhal
- Sağlamlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Perçinlemek
- Namus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk, İffeti Akmanlık, Yüz Akı, Onur
- Lodosluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Tekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepik
- Sığırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirgekuşu
- İdam Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Bedavadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Ses Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
- Şahıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Kişi, Zat, Zevat, Kimse
- Husye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torba
- Münfesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Narahatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- Örgensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzvi
- Muhazara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Tahtaboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
- Ahlat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Armudu, Dağ Armudu, Suyuklar
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Alık Salık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Islanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Ziraatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
- Sallanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irgalanmak, Kımıldamak, Sarkmak, Titremek
- Kaplan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pars, Pelenk
- Hıyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Salatalık
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Etkime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesir
- Nezafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlik
- Dirije kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
- Saz Şairi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozan
- Pratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
- Vurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksan
- Duraksamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü