Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kargış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Telin, Lanet
- Karayazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Talih, Kara Baht
- Manastır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keşiş Yurdu
- Ödünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödün
- Mukayese Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
- Macerasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüvensiz, Basit, Sıradan
- Ayakyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Yüznumara, Aralık
- Süsleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezhip
- Melankoli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzün, Kara Sevda
- Ötmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Hamiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtseverlik, Ulusseverlik
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Vıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamış
- Ara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Aralık, Fasıla, Mesafe, Ortam, Boşluk
- Tematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdemsel
- Lira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklik
- Muhtariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
- Taksirkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
- Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Esasından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
- Psişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel
- Ödev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
- Belagat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi Konuşma, Düzgün Anlatma Sanatı, Retorik
- Müstamel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Şuuraltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçaltı, Tahteşşuur
- Emsalsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek
- Donanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
- Savunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Belli Başlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
- Sahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçekten, Doğru
- Derecesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Kavzamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Tutmak, Kavramak, Korumak, Muhafaza Etmek, Tanzim Etmek
- Gerçekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Doğrudan, Fiilen, Hakikat, Hakikaten, Nitekim, Sahi, Sahiden, Yakinen
- Sürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi
- Şakul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekül
- Çabucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle
- Temdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
- Üniversite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darülfünun, Birdem, Fakülteler Birliği
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Hobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkü, Meşgale
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü