Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kara Düzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Lakırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Konuşkan
- Payiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Mütenasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orantılı, Uyumlu, Uygun
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Derkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenar Yazısı
- Kaynar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Rötuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
- Başarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyet, Sükse
- Tanış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıştırmak
- Engebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Ameliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem
- Silüet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Karaltı
- Eriyik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- Tümör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
- Medcezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- Kıray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç
- Abdug kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlama, Ayran
- Tahta Biti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
- Birkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
- İltihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma, Koşulma, Ulaşma
- İştiyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Göresime, Özleme
- İblis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytan, Kötü, Düzenci
- Önlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak, Takaddüm Etmek
- Müptedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Özne
- İktisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomi, Tutum
- Tuhaflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gariplik, Acayiplik, İlginçlik, Garabet
- Seyyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan
- Heybetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu
- Eylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Etmek, Yapmak
- Müktesep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanılmış, Edinik, Edinilmiş
- Ün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, Nam, San, Ses, Şan, Şeref, Şöhret, Tavış
- Kurtulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
- Abes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Gereksiz, Saçma, Yersiz
- Ravi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet Eden, Söyleyen, Anlatan
- Küçümseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Yastamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak, Atfetmek, Hamletmek
- Etnoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunbilim
- Şive kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz
- Laborant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneylikçi
- Esaslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Doğru, Güzel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü