Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmış
- Hususiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Ahbaplık, Bilhassa
- Örgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv
- Şifahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
- Döşek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatak
- Ulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek
- Çatlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek
- Oturaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ağır, Gösterişli, Sabit, Sağlam, Veznin
- Muhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
- Dizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzüm, Kol, Saf, Seri, Sıra
- Ağız Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Belgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiar, Alamet, Nişan
- Sokur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
- Tazelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpelik
- Şita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kış
- Çekik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- Buse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük, Öpüş, Öpme
- Yöntem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
- Tornistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersyüz Etme
- Eleştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
- Total kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplam, Bütün
- Hicran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılma, Ayrılık Acısı
- Müddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
- Dejenereleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
- Akrobasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cambazlık
- Kip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Kalıp, Örnek, Sağlam, Uygun, Tıpatıp
- Ara Sıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arada Bir, Arada Sırada, Bazen, Bazı Bazı, Kimi Vakit, Kimi Zaman, Zaman Zaman
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Softa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Kaba But kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Alkışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak, Beğenmek
- Olabilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün
- Takdim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunma, Sunuş, Tanıtma, Öneltme, Önceleme
- Telepatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyumsal
- Tuf Tuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuhalamak
- Duyulan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Lama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deve
- Saplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Çakmak, Sançmak, Sokmak
- Despotluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstibdat
- Bencil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egoist, Hodbin, Hodkâm
- Âlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Fevkalâde, Pek İyi, Güzel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü