Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kalaylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövmek
- Gaile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük
- Azgınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
- Kolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
- Şarkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Teganni, Melodi, Ezgi
- İmge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, İzlenim, Hülya, İmaj
- Solumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
- İstifham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
- Ceride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri
- Romantik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun
- Musannif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Patak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Kötek
- İnzibati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Bertaraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Yumuşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Hoş, Müsamahakâr, Sessiz, Tatlı, Uysal
- Alışveriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişki, İş, Muamele, Münasebet, Pazar
- Özenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Muhkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
- Haşiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma
- Şahadet Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Utangaçlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcubiyet
- Kredisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibarsız
- Navlun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Kirası
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Zapturapt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuturgu, Durtut
- Kusur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
- Sililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İffet
- Döküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
- Cızık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
- Direksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
- Rüşvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
- Rotasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döngü
- Anlatış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Aymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayılmak, Uyanmak
- Evren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
- İktifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak, Yetinmek
- Çeki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
- Varmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Erişmek, Çıkmak, Dayamak, Dayanmak, Evlenmek, Gelmek, Gitmek, İnmek, Kavuşmak, Tutmak, Vasıl Olmak, Yetişmek
- Nezaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
- Koruyuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye
- Bücür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü