Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kadran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
- Hodpesentlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükse
- Cevap Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- İrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerahat
- Anık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
- Asillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
- İleride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecekte
- Başörtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
- Şafak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan, Alacakaranlık
- Atik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seri, Çabuk, Çevik, Kıvrak
- Tematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdemsel
- Mezat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Artırma
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Müstacelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak
- Can kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli
- Kamga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Telaffuz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Ayazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Yaraşır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
- Batı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garp, Günindi
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Ehemmiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz
- Sayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
- Hoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
- Bitirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane, Yaman, Zeki
- İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
- Şecere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Belleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
- Esme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürperti
- İkmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Oymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek
- Mefret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman, Muazzam
- Manzara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
- Boğum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklem, Mafsal
- Kayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Havi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
- Beyanname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirim, Bildirge
- Tezyif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Övünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü