Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kabare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyhane
- Boklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pis
- Endogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçevlilik
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Duyultu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayia
- Fecaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Musibet
- Teneffüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı
- Çırçıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Asayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlik, Baysallık, Emniyet
- Cızıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cızırdamak
- Kazıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Cıdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Rekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Üst Derece
- Tutulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
- Öğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat
- Yarlıgama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Değirmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Kilitsiz Küreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Kutup Yıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir Kazık
- Farz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Koşul, Tutma, Sayma, Allah Buyruğu
- İntizamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Karışık
- Bir Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeknesak
- Müthiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Korkunç, Şaşılacak
- Gereksinim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Tahvil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürme Belgiti, Değiştirme, Çevirme, Döndürme, Dönüştürme; Basılı Senet
- Eşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Komi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garson Yamağı
- Talihsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şanssızlık
- Karışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
- Görev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon
- Oranlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Hesaplamak, Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Ölçmek
- Pürtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
- Egoistlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik, Hodbinlik
- Öksürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yötel
- Halisane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Örf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Anane, Gelenek, Adet
- İrinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak
- Ümit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Münakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü