Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hâl Tercümesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
- Jülide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık
- Kuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
- Transfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Kotarım, Geçiş, Geçit, Geçme, Taşıma, Götürme, Geçirme, Alma
- Palamut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelit, Sivri
- Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Parçalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Bozulmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
- Mantinota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metres
- Övmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak, Methetmek, Tariflemek, Sena Etmek
- Ötürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Vaktizamanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaktiyle
- Zaman Aşımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre Aşımı, Müruru Zaman
- Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
- Longplay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
- Tahassüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulanma
- Beti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim
- Torba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poşet
- Alakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Büzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek, Buruşmak, Kırışmak, Ufalmak
- Arap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- İmparatoriçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
- Hüveyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr
- Uyuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
- Kabakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabık
- Kocabaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş
- Asmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
- Olumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müspet, Tasdik, Yararlı, Yapıcı, Pozitif
- Apaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
- Olumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, İnkâr, Menfi
- Babaanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nene, Nine
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Olay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
- Cüzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Azıcık, Pek Az, Tike
- Tiksinerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Savrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsizlik
- Üzücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntülü, Hüzünlü, Acı, Acıklı, Fena, Dokunaklı, Elim
- Konmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak, Konulmak, Koyulmak, Salınmak
- Kronometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreölçer
- Kanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü, Kanaatkar
- Yoğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü