Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hikâye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Kodaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük
- Asır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıl, Çağ
- Teşhis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişileştirme, Tanı, Seçme, Tanılama
- Vesaire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Ve Benzerleri
- Paranoya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkil, Şüphe, Kuşku
- Süratlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak
- Herke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Viladet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuş
- Libye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Tavlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Şişman
- Asıllar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usul
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Fen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Bilim, Hile
- Yave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık, Cefengiyat
- Göverti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Cop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Hidro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Narenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turuncu
- Faraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakendaz, Turfanda
- Cahilane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizce, Toyca
- Tepme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
- Tedavi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kasaba, Mekân, Şehir, Yer
- Sürgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
- Kör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü
- Sarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pansuman
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- İz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
- Ağırbaşlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinlik, Dinginlik, Ciddilik, Temkin, Vakar
- İhata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Kuşatma, Ufuk, Sarma, Çevirme, Çevreleme
- Seyahatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezilik
- Sakatat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçalat
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Kusursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Harika, Mükemmel, Tam
- Maada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka
- Kısınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmsak Etmek
- Mamure kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
- Zırhsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutsuz, Korunaksız
- Donanımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü