Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Bağışlama
- Ahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Kardeş
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Babalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Dozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol Düzler
- Tastamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Upuygun, Eksiksiz, Tıpatıp
- Tanıtlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat
- Alalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- İlmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Din, Dokunmak, İlmik
- Ezancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müezzin
- Sinonim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Anlamdaş, Müteradif
- İskelet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Kuru, Kemik Çatısı, Teşrih
- Saykallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak
- Müsadif Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak
- Rutubet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Teril, Yaşlık
- Sayılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik, Numaralamak
- İtlaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
- Yanlışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürüst
- Şikâyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
- Kubat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Meteor Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Tüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülger
- Korniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
- Tanışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanış Olmak
- Ayrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Aslında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Salyangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümüklü Böcek, İlbiz
- Patetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Göz Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Atmak
- Elüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak
- Muhik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Daraltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasmak, Kısıtlamak, Kısmak
- Üretici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
- Sulhperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barışçıl, Barışsever
- Façalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Sarkıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Salmak
- Kavlıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- Gelgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
- Dinamizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk, Diriklik, Gürelilik, Devimselcilik
- Müşerref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şereflenmiş, Onurlanmış
- İmalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim (ler)
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü