Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Heykel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuk, Yontu
- Cağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo
- Çeyrek Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Anne Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Nedamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişmanlık, Yerinme
- Maiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdem, Bilelik, Hoşuntu, El Altı
- Ren Geyiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maral
- Operatris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
- Personalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselci
- Şefkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecenlik
- Viran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Harap, Berbat
- Statik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Dengesel, Durambilim, Duruk, Dural
- Masuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunulmazlık
- Şeref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, Ün
- Yamukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğiklik
- Biteviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Sürekli, Yeknesak, Boyuna, Aynı Biçimde
- Zihayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Neşeli
- Dörtte Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Tezkere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Pusula, Betik
- Çekingen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek, Utangaç, İçine Kapanık, Pasif, Tor, Sıkılgan, Muhteriz
- Uğraşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş
- İddiasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
- Defolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Savuşmak, Çekilip Gitmek
- Sorumluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
- Tanzim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak
- Arz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak
- Sabankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran
- Tanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
- Yoğunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz, Kesafet, Kıvam, Trafik
- Valiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
- Derya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz
- Hesap Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Cücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Tomurcuk, Civciv
- Kahretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezmek, Çok Üzmek, İçlenmek
- Git kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yallah
- Operatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
- Kıvanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftihar
- Değişmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Masa Tenisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pingpong
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü