Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hempa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Omuzdaş
- Aşırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Don kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Külot
- Sarımtıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavun İçi
- Tez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk, Süratli, Yarım Yamalak
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Savaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücadele
- Eksen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Dingil, Mihver, Ok
- Konstellâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
- Dokunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
- Aha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Ambar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Kiler
- Mey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap
- Hemreylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Gazete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
- Sıkışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
- Vadesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günsüz, Süresiz
- Küsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsür, Fazla, Kesirler
- Aceleci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvecen, Acul, Çabuk, Farfara, Kıvrak
- Münhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
- Lahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal
- Aşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşık, Kova
- Mehil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vade, Mühlet
- Ant İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin Etmek
- Sosyolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
- Cındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Paçavra
- Damar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
- Birebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Şüpheli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkulu, Kötülükçü, Zanlı, Çirkin
- Düşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakuli
- Asık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Somurtkan Yüz
- Rozbif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Dönme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Viraj, Deveran, Mühtedi
- Kır Sakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Tiryak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afyon, Panzehir
- Çelişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz
- Burma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musluk
- Rulo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasta, Tomar
- Çiftelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
- Destan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü