Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Güzeşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Iskonto, Taviz
- Sesteş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş Sesli
- Getirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celbetmek
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Münteşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
- Prodüktörlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcılık, Üreticilik
- Yüksünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
- Rende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç
- Kanalizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atık Arkı, Lağım, Şebeke
- Sivilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızanak
- Fulya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nergis, Zerrin
- Kumbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Göğermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak
- Ayı Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fok
- Keman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Şartname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşul Belgesi
- Matrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Eğlence, Değnek, Gülünç, Hoş
- Şereflendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlandırmak
- Durağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
- Fıskiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevvare, Fışkırık
- Ada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
- Yükseköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Tahsil
- Neşesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Durgun
- Tarumar Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezimet
- Hayati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli, Yaşamsal
- Kompetan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman, Yetkili
- Jeolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimci
- Kılkoparan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- İletişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirişim, Haberleşme, Komünikasyon, Muhabere, Ünsiyet
- Acele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Sabırsızlık Göstermek, Telaş Etmek, Sabırsızlanmak, İvmek, Aşıkmak, Telesmek
- Kekeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme
- Tahvil Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek
- Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Bünye, Kuruluş, Mimari, Örgü, İnşaat, Strüktür, Konstrüksiyon, Yol
- Kabadayılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Bük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç
- Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Mukteza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Kapı Zengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
- Umutsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümitsizlik
- Oynatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vizyon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü