Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Girintisiz Çıkıntısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Bağışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak
- Müzakere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
- Arkaik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşnı, Eskil
- Nezaretçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci
- Teşrinisani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Alaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
- Yanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanma, Şikayet, İlenme, Beddua; Tekrar
- Amatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Meraklı, Özengen, Acemi, Beceriksiz
- Savunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Lakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Ad, Müstear
- Murahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
- Kelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
- Sallanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irgalanmak, Kımıldamak, Sarkmak, Titremek
- Çalışmalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
- Müezzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezancı
- Adlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Muharrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazılı
- Kaynaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Kaynak, Gayzer
- Geçmez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- Aytışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Kargışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain
- Doymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak
- Nazariye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuram
- Oyken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- Anlayışsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Boş Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Nutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
- Haşyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku
- Kötek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
- Çetin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
- Kıyıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar
- Senet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
- Tahdidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamalar, Kısıntılar
- Çarpık Çurpuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü
- Saftirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Budala, Saf
- Nükleer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
- Perspektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
- Militarist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süerselci
- Akamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlık, Sonuçsuzluk, Başarısızlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü