Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gerilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Sağınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darıkmak, Özlemek
- Taraftarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
- Avantajsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
- Üşüntü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- Kişizade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Memleketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemşehri
- Nasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kısmet, Talih, Düşelik
- Mülakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
- Betik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
- Bobin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarımlık, Makara
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Kokteyl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım
- Yallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydi, Yürü, Git
- Kararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü
- Abat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır, Rahat, Şad, Şen
- Komplike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
- Müzelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Köhne
- Lekelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Mütemadiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
- Çamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Harç
- Üstler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkân
- Karşılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
- Ara Bozuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Diyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Memleket, Dünya, İklim, Yurt
- Cehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik, Bilmezlik
- Skrayper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazaç
- Hoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Güzel, Körpe, Leziz, Maskara, Matrak, Şirin, Yumuşak
- Dışderi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ektoderm
- Gayzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Büyüklüğünde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Çarkıfelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Talih
- Dedektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafiye, Gizli Polis
- Şuursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçsiz
- Savaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Cenk, Harp, Kavga, Muharebe, Mücadele, Sefer, Uğraşma, Didişme
- Muğber Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Küsmek
- Nodül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğümcük, Yumrucuk
- Filolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
- Toprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi, Kara, Ülke, Zemin, Bölge, Tarla
- Bakaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü