Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gerdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun
- Gazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Fırtınalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Asitane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
- Öğrenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maarif, Tahsil
- Suflör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltıcı
- Felsefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilim, Hikmet
- Cemetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Bir Araya Getirmek
- Hususi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Spesiyal
- Klasiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşiklik
- Ballıdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncir
- Eli Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis
- Pişeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Neoplazma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Otomasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim
- İçtimai Rey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Oyu
- Uzgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
- Eğleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek
- Raşelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek, Ürpermek
- Ailevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maaile
- Türe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Anekdot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykücük, Kısa Anlatı, Güldürücü Öykücük
- Tutku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Hevesli, İhtiras, İhtiraslı, Şevkli, Tutkunluk
- Simge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Rumuz, Sembol, Timsal
- Darphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para Basılan Yer
- Devralmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teslim Almak
- Oturak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Ördek, Taban, Yerleşik, Lazımlık, Mütekait, İskemle
- İtap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak
- Kürdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
- Rant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp
- Yüküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
- Sağalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, İyi Olmak
- Er Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
- Aidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödenti, Kesenek
- Yuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuf, Yuh
- Hususiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Özellik
- Asmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
- Arap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Tokgözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Gır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakırtı, Söz, Uydurma, Yalan
- Zorluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Külfet, Müşkül, Zahmet, Zorunluluk, Istırar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü