Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Geciktirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Başvezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
- Tirit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papara
- Kapama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metres
- Sulta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite
- Onurlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şereflendirme
- Ödev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
- Fert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birey
- Kıvanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Haz, Övünç, Güvenç, İftihar, Mefharet
- Evlilik Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimeşru
- İrmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri Un, Yarma
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Dirgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Kay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Karmaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Kompleks, Mürekkep, Mudil
- Kadağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
- Bukle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Kıvrım
- Başbakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvekil, Başnazır
- Seslendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Tenge Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak
- Semptom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti
- Yönelteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon
- Şarki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
- Azar Azar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Başbuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başkan, Lider, Reis
- Yakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek, Kaldırmak, Yaraşmak
- İşitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
- Deveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
- Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sait, Ünlü
- Cezrî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- Simetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
- Kümebulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümülüs
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Tertip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek
- Musallat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
- Giç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi
- Tezvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu
- Tembellik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pineklemek, Üşenmek, Yüksünmek
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Tir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalas, Tomruk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü