Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fenalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlaşmak, Kötüleşmek
- Çabalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak
- Satürn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekendiz, Zühal
- Bilinmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Meçhul, Muamma, Yabancı, Yeni
- Dokundurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürtmek
- Bitişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık, Kavuşuk, Yandaki, Komşu
- Sıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
- Çeyrek Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Ezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Zevksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenisiz, Tatsız, Sıkıcı
- Çalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
- Elektronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıncalık
- Hoppanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoplamak
- Payiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Köklenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Umumi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genel, Topyekûn, Kamul
- Akşama Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşamacan
- Yilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamk
- Meblağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutar
- Salpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Derbeder
- Manyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela
- Dilcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Dil
- Mevta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Öygen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- Güzergâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğrak, Geçek, Gidiş Yolu, Yol Üstü, Yol Boyu, Geçek
- Temaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Seyir, Temsil, Piyes, Bakma, İzleme, Seyretme
- Zıngırağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak
- Ululamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak, Ulu Tutmak, Ulu Tanımak
- Kalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baki, Kalıcı, Ölümsüz, Zevalsiz
- Yapılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı
- Fayrap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak
- Bir Vakitler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Bencilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hodpesentlik
- Çırçıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Sahiplenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
- Güney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenup
- Caize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş, Armağan, Azık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü