Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Feda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözden Çıkarmak, Harcamak, Kıymak, Satmak
- İhtiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
- Verim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul
- Saloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salak
- Vazgeçirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökmek
- Halis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün
- Hırçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Aksi, Sert, Ters
- Yığılışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Müphemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
- Tulum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, Tombul, Tüp
- Vişne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albalı
- Yezne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Mirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyim
- Konaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek, Gecelemek, İnmek, Kalmak
- Düğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pirinç
- Hayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
- Kontak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz
- Münferit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına
- Başörtüsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
- Dışkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaka, Bok, Büyük Abdest, Pislik, Kazurat
- Tutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Durgun, Kapalı, Kesik, Sıkılgan, Tutuklu, Utangaç
- Alkolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici
- Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
- Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Ehven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz, Yeğ, Hesaplı, Daha Az Kötü, Zararsız
- Katmerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Kat Kat Olan
- Manüskri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elyazması
- Küf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Çizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Davranış, Tutum
- Seyrüsefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidişgeliş, Katnav, Trafik
- Avuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya
- Sulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
- Sağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
- Takviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
- Anakara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıta (Doğrusu ana kara olarak ayrı yazılır.)
- Mucit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcı, Buluşçu, Bulman
- Kasaphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
- Hezimete Uğratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
- Yalandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Üstünkörü, Sureta, Yalancıktan
- Giysi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Çul, Don, Elbise, Entari, Giyecek, Giyim, Kıyafet, Paltar, Üst, Üzeri, Libas
- Tahrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü