Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
- Eğleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet
- Memnuiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
- Gazal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan
- Hareket Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Deprenmek, Oynamak, Yapmak, Yürümek
- Vitalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlılık
- Debi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım
- Paydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar
- Oğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velet
- Dayanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Sabır
- Sansasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
- Merkep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
- Gidiş Geliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trafik
- Veda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vedalaşmak
- Acınaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
- Teşbih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzetme
- Retina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ Tabaka
- Lağım Döşemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanalizasyon
- Şelâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Çavlan
- İftiracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Esirgemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek
- Kibir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Böbür, Burun, Gurur, Kasıntı, Büyüklük, Ululuk, Büyüklenme, Onur
- Ayyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik
- Basık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
- Rasat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- İstirahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Tatil, Rahat Etme
- Köpürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlenmek, Feveran Etmek
- Andırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Benzemek, Çalmak, Kaçmak, Okşamak, Yaklaşmak, Birine Çekmek, Hatırtatmak
- Elgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Yabancı, Gurbette Yaşayan, Gurbetçi
- Gösterişsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Kentli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Sınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
- Elvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
- İkaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Şut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Atış, Darbe
- Müfredat Programı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı
- Beceriklilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ustalık, Hünerlilik, Maharetlilik
- İptidai Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
- Atlama Beygiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beygir
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Ölühane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morg
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü