Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fasılasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
- Bilinmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Meçhul, Muamma, Yabancı, Yeni
- Külüstür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Dolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Ötürü
- Adese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
- Sinyal Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna Çalmak
- Düşünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikir
- Belge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
- Pürçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrılmış, Zülüf, Saç Lülesi, Püskül
- Rahim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıyan, Merhamet Eden, Acıma; Balalık, Karın, Uşaklık, Dölyatağı
- İçgüdü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyak, Şevki Tabii
- Emirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyrultu
- Yenişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
- Müsterih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sakit, İçi Rahat, Erinçli
- Tasfiye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Döküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
- Mülevves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Kirli, Pis
- Ecnebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
- Salıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek, Koyuvermek, Serbest Bırakmak
- Medeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
- Günbatımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Talimatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmelik
- Tekevli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Monogam
- Vahim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli, Ağır, Ciddi, Korkulu
- Eleştirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi, Eleştiri Yazan, Eleştirmeci
- Böhtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
- Kliring kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
- Katışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut
- En kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İşaret
- Oluşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
- Sabah Sabah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Program kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlence, Bağdarlama, Tasarı
- Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak
- Abdüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırıcı
- Averaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Farkı, Ortalama
- Mizan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Terazi, Sağlama
- Hareketsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Ölü, Tek, Sabit
- İnsancıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, İnsanperver, Hümanist
- Sırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem, Gizdeş, Sır Ortağı
- Getirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, İletmek, Sağlamak, Sürüklemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü