Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fanus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camyuvar
- Lahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek Yazı, Ek
- Savurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
- Hemcins kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeş, Soydaş, Kökteş
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Sitayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
- Kanun Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Tayyare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçak
- Belkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
- Musahabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mülakat, Söyleşi
- Duble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkil, İkili, İkiz, İki Katı
- Necabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk
- Pörsük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
- Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
- Mahzurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakıncalı
- Halife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar
- Açlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıtlık, Yoksulluk
- Sivilize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygar
- Uray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
- Gelme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
- Hezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Mizah, Şaka
- Girev Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haczetmek
- Kademli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlu
- Senkronize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
- Geçimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nafaka
- Susta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Sili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, İffetli
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Manita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- File kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Torba
- Pestenkerani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
- Bağboğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt
- Buut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Uzaklık, Uzunluk
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Milliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
- Kıyık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuvaldız
- Vasıtasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan
- Bili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi
- Kahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
- Patlatılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü