Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ezik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük
- Gizleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Batın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Göbek, Kuşak, Üren, Döl, Nesil, Gömlek
- Cerrahi Müdahale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat
- Mücella kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- İsteme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
- Necdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- Ortalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Meydan, Piyasa
- Melce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınak
- Bahtiyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutluluk
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Ölühane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morg
- Görüntülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Cicili Bicili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezekli
- Kitlesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütlevi, Toplumsal
- Saçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Serpmek
- Tarh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, (Vergi) Koyma
- İtina Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
- Rüşvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
- Derhâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- İnandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkna
- Fiksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıntı, İmge, Kurgu
- Akılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Şaşkın
- Borumsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Embubi
- Mantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış
- İtaatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Nene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Babaanne, Büyükanne, Nine
- Yöntemince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
- Başörtüsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
- Kastetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlamak, Kıymak, Kötülük Etmek
- Pısırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuk, Utangaç, Çekingen, Uyuşuk, Cesaretsiz, Beceriksiz
- İstemeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
- Yağınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Suikast
- Küsurat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
- Güreşçi Köprüsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köprü
- Zampara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın
- Selikasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
- Mezalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulümler, Kıyınçlar
- Ders kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü